Tekirdağ'da mahkemenin yürütmeyi durdurma kararına uymayarak genişleme çalışmalarını sürdüren Ceyport Limanı için Bakanlık tekrar ÇED olumlu kararı verdi. Yargının, uzmanların, vatandaşın sesini ise yine duyan olmadı.
Ceyport Tekirdağ Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş tarafından yapılması planlanan “Liman Kapasite Artışı” projesi ile ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 10 Eylül 2021 tarihinde verilen ÇED olumlu kararının iptaline ilişkin TMMOB tarafından dava açılmıştı.
Dava sonucu İdare Mahkemesi 12 Ekim 2022'de “Yürütmenin durdurulması” kararı vererek ÇED kararını iptal etti.
Bölge için riskli olduğu belirtilen limanın kapasite artışına ilişkin çalışmaları, ne yargının yürütmeyi durdurma kararı ne de Çevre, Şehircilik ve İklim değişikliği Müdürlüğünün mühürleme işlemleri durduramadı. Aleni şekilde suç işlenerek, çalışmalar devam etti. Bu süreçte de şehri yönetenler derin bir sessizliğe büründü.
Gelen tepkiler üzerine dönemin Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım suç duyurusunda bulunulduğunu belirtti. Yasa dışı şekilde yapılan doldurma işleminin temizlenmesine ilişkin hiçbir şey yapılmadı.
Şimdi ise Tekirdağ İdare Mahkemesi'nin ÇED olumlu kararını iptal ederek, yürütmeyi durdurma kararı vermesine rağmen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından tekrar ÇED olumlu kararı verildi.
Sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve vatandaşlar, Adliye Sarayı önünde basın açıklaması yaparak, duruma tepki gösterdi. Bölge halkı, karara tepki gösterirken,  uzmanlar ise Beyrut Limanı’ndaki patlamayı hatırlatarak, projenin bölge için büyük risk oluşturacağına dikkat çekti.
Şehri yönetenler ise yine yoktu. Şehri korumakla sorumlu olanların kafasını kuma gömmesine rağmen direnen ve şehri sahipsiz bırakmamaya çalışanlar, karınca kararınca bir şeyler yapmaya çalışıyor. Adliye binasının önünde hukuksuzca, yargı kararları, halk yok sayılarak Tekirdağ'ın kalbine hançer saplanıyor. Şehre hizmet etmek için var olduklarını söyleyen yöneticiler, temsilciler ise sessizce koltuklarında bekliyor. O koltuklar elbette bir gün gidecek. Fakat bu şehrin, halkın vebali hep üzerlerinde kalacak.
Şehri sahipsiz bırakmamak için mücadele edenler, tüm gücüyle herkese her şeye karşı direnmeye devam edecek.