CHP Tekirdağ Milletvekili Nurten Yontar, TBMM’de yaptığı konuşmada, 6 bin yıllık bir yerleşime sahip “Üç Kemaller Diyarı Tekirdağ’a geçmişte Bisanthe, Rhaedestus, Rodosto, Rodosçuk isimlerinin verildiğini anımsattı. 

Yontar, “Birinci Kemal, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ‘vatan’ ‘hürriyet’ ve ‘özgürlük’ gibi kavramlarla etkileyen vatan ve özgürlük şairi Namık Kemal'dir, Tekirdağlıdır. İkinci Kemal Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. 23 Ağustos 1928'de Tekirdağ'da Başöğretmen olarak harf devrimini başlatmıştır. Üçüncü Kemal de büyük şairimiz Yahya Kemal Beyatlı'dır, 5'inci ve 6'ncı dönem Tekirdağ milletvekili olarak görev yapmıştır” dedi. 

TANITIMIMIZ YAPILSIN

 Tekirdağ’ın birçok tarihi esere sahip olduğunu, 2 büyük antik kenti bulunduğunu aktaran Yontar, şöyle devam etti:
 “Birisinin kazısı bitirilmiş Perinthos Antik Kenti, diğeri de Karaevli'de devam eden ve ‘Hera'nın kenti’ olarak anılan Heraion Teikhos Antik Kenti'dir fakat maalesef ki tanıtımları hiçbir yerde yapılamamaktadır. Yine, Şarköy ilçemizde Uçmakdere köyü Rumlardan kalan bir köydür ama restorasyon Bakanlık tarafından hiçbir yerinde yapılmamıştır, sadece belediyeler eliyle eski evler restore edilebilmektedir. Artı, burası Trakya'da tek yamaç paraşütü yapılan yerdir, biz Kültür Bakanlığından bunun da tanıtımını rica ediyoruz.”

Yüceer “suyun patronu” oldu Yüceer “suyun patronu” oldu

Yontar, Tekirdağ’ın 1 milyon 200 bin nüfuslu bir şehir olduğunu,  yirmi yıldır Tekirdağlıların mücadelesiyle biten tek bir kültür merkezi olduğunu dile getirdi. 
Yontar, iki yıl önce turizm meslek lisesinin yıkımı sonucunda kültür merkezinin yarısının okula tahsis edildiğini, öğrencilerin burada mesleki olarak eksik ders gördüklerini belirtti. 

TURİZM ROTASI OLUŞTURULSUN

Yontar, şu değerlendirmelerde bulundu:
 “Ormanlarımız kırk dokuz, elli yıllığına kime olduğunu bilmediğimiz insanlara kiraya verilmekte ve ormanlar talan edilerek, turizm işletmeleri amacıyla ‘tiny house’ yerleştirerek amacı dışında kullanılmaktadır. Son olarak, 10 Kasım’da Selanik'teki Atatürk Evi'ni ziyaretimde evin restorasyona girdiğini öğrendim ve bunun da en az üç dört yıl arasında devam edeceği söylendi. Sayın Bakan, bu evin bir yıl içinde bitirilmesi için gerekli çalışmanın yapılmasını rica ediyoruz.
 Şehir olarak görülmeye, gezmeye değer her şeyimiz var ama maalesef eksik olan daha çok şeyimiz var. Yatırım, turizm açısından ve Kültür Bakanlığı açısından şehrimize hiçbir yatırım yapılamamaktadır. Bize gerçekten yeni bir rota gerekiyor, öyle bir rota ki hem Tekirdağ şehri hem de Trakya illeri bu rotadan faydalanacak. Paramız pul olduğu için en azından turizm geliri elde ederiz diye... Balkan ülkelerinden gelecek vatandaşlardan turizm geliri elde ederiz çünkü bakın paramız pul oldu. Artı, misafirhaneler yıkıldı. Ekonomik kalacak yerleri yok, özellikle memur olanların kalabileceği yerler yok çünkü şehrimiz aynı zamanda Marmara Denizi'ne büyük kıyısı olan bir şehir. Saray'da eski yerleşim yerleri, mağaralar ve ormanlar mevcut ama orada da orman talanı devam etmektedir. Artı, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ada işletmelerine de değinmek istiyorum. Bu 2 kuruluş yasalara ve mevzuata aykırı kurulmuş; almaya, satmaya yetkileri olmayan kurumlardır. Bu işletmeler Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı kurumlarda personel göstererek bina giderlerini de yine bağlı kurumlar üzerinden ödeyerek kar ediyormuş gibi gösteriliyorlar.
Aynı zamanda, ülke genelinde Kültür Yolu Festivalleri yapılmakta fakat bu festivaller de tam olarak tanıtılamamakta, ancak sosyal medya kullanabilen vatandaşlar bir veya iki gün önceden haberdar olmakta; bunun da kaynağının nereden geldiğini bilmek istiyoruz. Bu yükü çeken sanat kurumlarının da ihtiyacı nereden karşılanıyor? Sayın Bakan, Bütün bunların açıklanmasını rica ediyorum, teşekkür ediyorum.”

Kaynak: Özge Ebecek