DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Cem Avşar, yaptığı basın açıklamasında, kamuda tasarruf genelgesi kapsamında yerel basına gelen kısıtlamayı eleştirdi. Demokrasilerde basın özgürlüğünün önemini vurgulayan Avşar, tek kaynağı reklam, ilan ve abonelik olan, demokrasinin soluğu yerel basının sesinin tasarruf gerekçesiyle kısıtlanamayacağını söyledi.
“BASIN HÜRRİYETİ VE HABER ALMA ÖZGÜRLÜĞÜ ANAYASAL BİR HAKTIR”
Avşar, şöyle devam etti:
“Demokrasilerde basın hürriyeti ve haber alma özgürlüğü anayasal bir hak olarak amasız, fakatsız tanımlanır ve demokrasinin temel taşlarından biri olarak kabul edilir. Bu anlayış yerele indikçe, kırsala yayıldıkça demokrasi daha da kökleşir. Bu yaklaşımla yerelin sorunlarını merkeze iletmek, gündeme getirmek, çözümü noktasında kamuoyunun oluşmasını sağlamak gibi çok önemli fonksiyonu olan yerel basının tasarruf tedbirleri çerçevesinde ilk sıraya konulması çok manidardır. Tasarruf yapılması gereken onca iş varken demokrasinin soluğu yerel basın emekçilerinin sırtına bu yükü yıkmak kabul edilemez.”
İktidarın tasarrufu yanlış yerde yaptığını belirten Avşar, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bir taraftan milyonluk kamu-özel iş birlikleri dururken, kamu ihale yasası ‘istisnalar yasasına’ dönüşmüşken, denetimsiz varlık fonu ortadayken, ana saraylar, yavru köşkler peş peşe tahsis edilirken, özel uçaklar ring atarken tasarruf tedbirleri diye neredeyse tek kaynağı reklam, ilan ve abonelik olan yerelin sesi, demokrasinin soluğu yerel basın emekçilerinin sırtına bu yükü yıkmak kabul edilemez.”
Avşar, bu durumun yerel gazetelerin birçoğunun kapanmasına ya da küçülmesine, çalışan binlerce gazeteci emekçinin işsiz kalmasına yol açacağını ve buna paralel olarak da yerel problemlerin gün yüzüne çıkmayacağını, tartışmaya açılamayacağını, ilgililere duyurulmayacağını ve böylece günbegün büyümesine sebep olacağını söyledi.
“BU YALNIŞTAN DERHAL DÖNÜLMELİ”
Avşar, “Bundan dolayı bu durum belki de en son başvurulabilecek bir tedbir olabilir. Tasarruf tedbiri bahanesiyle basının sesi kesilerek haber alma özgürlüğünden tasarruf yapılamaz. Bu yanlış karar, basının görevini yapamaz duruma gelmesine ve halkın haber alma özgürlüğünün kısılması anlamına gelmektedir. İlgili kurumun bu gerçeği görerek hareket etmesi, bu yanlıştan derhal dönmesi ve alınan kararı acilen iptal etmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.