Geçtiğimiz günlerde CHP Edirne Milletvekili Ediz Ün'ün makam aracında gümrük kaçağı olduğu tespit edilen çok sayıda elektronik sigara malzemesi ele geçirildi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Ün, söz konusu olayla bir ilgisi olmadığını, makam aracını bakım yapılması için danışmanına teslim ettiğini, olayla ilgili olarak danışmanı hakkında şikayetçi olduğunu, adli sürecin takipçisi olacağını kaydetti.
Ün'ün makam arabasında gümrük kaçağı elektronik sigara ekipmanlarının ele geçirilmesi, sadece hukuki boyutta değil, aynı zamanda siyasi etik ve kamu sorumluluğu açısından da derinlemesine ele alınması gereken bir olay...
Milletvekili Ün, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, makam aracını bakım için danışmanına teslim ettiğini, olayla herhangi bir ilgisinin olmadığını ve danışmanı hakkında şikayette bulunduğunu, adli sürecin takipçisi olacağını ifade etse de, burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta, siyasilerin danışmanlarını ve yakın çevrelerini belirlerken büyük bir titizlik göstermeleri gerektiğidir.
Milletvekilleri, görevlerini yerine getirirken yalnızca kendi davranışlarından değil, aynı zamanda etraflarında bulunan kişilerin hareketlerinden de sorumludur. Bu nedenle, danışmanlarının güvenilir, sorumluluk sahibi ve etik değerlere sahip kişiler olması hayati önem taşır.
Milletvekilinin makam aracının bir suça karışmış olması, kamuoyunda büyük bir güvensizlik yaratması ve itibar kaybına da neden olacak bir skandaldır. Kamu malı olan bir aracın yasadışı faaliyetlerde kullanılması, sadece kişisel bir ihmal ya da hatanın ötesinde, toplumun devlet kurumlarına olan güvenini zedeleyen bir durum... Özellikle milletvekilleri gibi kamu görevlileri, taşıdıkları makamın getirdiği sorumluluğun bilincinde hareket etmeli...
Bu kapsamda, bir milletvekilinin danışmanının gümrük kaçakçılığı gibi ciddi bir suça karışması, vekilin doğrudan suçu işlememiş olması durumunda bile, sorumluluğunu tamamen ortadan kaldırmaz. Danışmanların seçilmesinden denetlenmesine kadar olan süreç, milletvekilinin sorumluluk alanına girer. Kamu görevlileri, çevrelerindeki kişileri dikkatle seçmeli, makamlarının bu tür suistimallere alet edilmemesi için gerekli tedbirleri almalı. Böyle durumlar, sadece hukuki bir süreç değil, aynı zamanda siyasi bir sınavdır...
Olayın şeffaf bir şekilde soruşturulması ve gerekli tüm adımların atılması, hem adaletin sağlanması hem de kamuoyunun güveninin korunması açısından önemli